Çırağan Sarayı Ne Zaman Kim Tarafından Yaptırılmıştır?

Kökü Farsça’dan gelen Çırağan kelimesi ışık, mum ve kandil anlamlarına gelir. 19. yy  Osmanlı mimarisinin göz kamaştırıcı bir yapısı olan Çırağan Sarayı, Osmanlı tarihinde zevk ve eğlence çağı olarak anılan Lale Devrinden II. Meşrutiyet yıllarına kadar geçen sürede çeşitli olaylara sahne olmuştur.

Çırağan Sarayı’nın yapımına Abdülaziz’in ilk saltanat yıllarında başlandı. Sarayın projeleri saray mimarı Nikogos Balyan tarafından hazırlanmış, yapı işlerini de oğulları Serkis ve Agop Balyan üzerlerine almışlardı. Zaman zaman yapımına ara verilen saray için bir buçuk milyon altın lira harcandı. Dışı beyaz mermerle kaplanan cephesi yine mermer sütunlarla süslenen saray Osmanlı mimarisinin Rönesans tarzındaki göz kamaştırıcı bir örneği olmuştu. Saray, iç süslemeleri yönünden dış görünüşünden daha üstün bir sanat değeri taşıyordu. Beşiktaş-Ortaköy arasında, deniz kıyısında ekleriyle birlikte geniş bir alanı kaplayan bu eşsiz saray, değerli ve pahalı mobilyalarla da donatılarak 1866 yılında açıldı. Lale Devri’nde çeşitli eğlencelere ev sahipliği yapan saray, II. Mahmut, Abdülmecit gibi padişahlar tarafından yazlık köşk olarak kullanıldı. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra ise meclis toplantıları için kullanıldı. Ta ki o büyük yangın çıkana kadar;

Lale Devri’nin bir sembolü olan, adını o çağın eğlence araçları arasına giren mum, kandil ve çıradan alan bu ünlü saray 19 Ocak 1910 tarihinde baca tutuşmasından kaynaklanan yangın sonucu yanıp kül oldu.

Çırağan Sarayı bu yangının ardından çok uzun yıllar geçtikten sonra yeniden inşa edilmiştir ve günümüzde de tıpkı Lale Devri’nde olduğu gibi bir çok eğlenceye; davetlere, toplantılara, düğünlere ev sahipliği yapmaya devam ediyor.