Spor medeniyet öncesine dayandırılmış tarihi geçmişi ile insanlık hayatında varlığını sürdürmektedir. Günümüzde, sağlıklı spor tesisleri kurulma aşamasında önemli gelişmeler sağlamış olan ülkemiz, aynı zamanda spor geçmişi ile ilgili önemli çalışmalarda yürütmektedir. Tarihin tüm çağlarında önemini kaybetmemiş olan spor çeşitli dalları ile günümüze kadar ulaşmayı başarmıştır. Spor ve dallarına olan ilgi çeşitli medeniyetler içerisinde her zaman ilgi görmeyi başarmıştır. Hal böyle olunca, Millattan öncesine dayandırılmış birçok spor olimpiyatları düzenlenmiştir. Spor genellikle Atletizm ile adlandırılmış olsada, tarihin tozlu sayfalarındaki yerini ilk olarak almayı başaran en önemli spor dallarından bir tanesi de yüzmedir.
Yüzme sporuna ilgi, insanlığın yaşam alanları olarak sulak yerleri ve önemli akarsu bölgelerini, denizleri ve gölleri temel alarak köy ve çeşitli yaşam alanları üretmesinden kaynaklanmaktadır. Sulak alanlarda yaşayan insanlar, yüzmeyi keşfettikten sonra gelişmesinde önemli başarılar sağlamışlardır. Tarihten günümüze akan süreç içerisinde pek çok gelişmeler geçirmiş olan yüzme sporunun son aldığı hali ise endüstriyel anlamda gelişmelere uğramıştır.
Ülkemizin özelliklede İstanbul sınırları içerisindeki bölgelerin tümünde özel ve belediye kaynaklı olarak birçok yüzme tesisleri kurulmuştur. Bu tesisler içerisinde yüzme dersleri yüzme stilleri ve teknik yüzme ile ilgili önemli birçok bilgi bulunmaktadır. Bu yazı dizimizde aynı konu ile ilgili önemli açıklamalardan bahsetmek istiyorum.
Her yüzücünün kendine özgü bir yüzme stili ve tekniği bulunmaktadır. Bu kurallar çerçevesinde gerçekleştirdikleri yarışlarda başarılı müsabaka sonuçlarına ulaşmayı başarmaktadırlar. Bazen yarış içerisinde olduğu gibi normal yüzme teknikleri içerisinde kullanılan değişik yüzme stilleri bulunmaktadır. Bunlar içerisinde en çok kullanılan 4 yüzme stilini ele almak istiyorum.
Öncelikli olarak serbest yüzme tekniğini ele alacak olursam, her normal kulaçlarımıza ayaklarımızı 4 defa çırpmamız yeterli olacaktır. Denizde pek çok insanın kullandığı yüzme çeşitlerinden bir tanesidir. İnsanlar yüzmeyi öğrenirken ilk olarak serbest yüzme tekniğini kullanarak yolla koyulurlar. Daha sonra kendilerini geliştirmeleri halinde diğer adımlara geçebilmektedirler.
Diğer taraftan ise kurbağalama yüzme stilinde, az enerji ile daha hızlı bir yüzme tekniğine ulaşabilirsiniz. Sporcuların sıklıkla kullandığı yüzme şekillerinden bir tanesidir. İki kısıma ayırabiliriz, birincisi su altındandır, diğeri ise su üstünde uygulanır. Su üstündeki hamle zor bir hamledir, bu sebeple pek sıklıkla göremeyiz, özellikle amatör yüzücülerin tercih etmediği bir yüzme tekniğidir. Az enerji harcamamız sebebi ile insanlar kramp ve boğulma gibi vakalar daha az gözükmektedir. Bu yüzme seçeneğinde örnek aldığımız hayvan, isminde de anlaşıldığı gibi kurbağadır. Amaç kurbağa fiziksel hareketleri ile yola çıkarak enerji verimliliği sağlayarak su yüzeyinde sıçrama yaparak yüzmektir. Bu şekilde suyun kaldırma kuvvetinden ve su yoğunluğunun anatomik yapsından en verimli şekilde yararlanabileceğiz.
Dört farklı yüzme seçeneklerinden bir diğeri ise kelebek yüzme tekniğidir. Kelebek yüzme
tekniğinde kollar kurbağalama yüzme tekniğinde olduğu gibi aynı anda değil belli bir ritime göre sol kol ve sağ kol halinde yol almaktadır. Kolumuzu su yüzeyine daldırdığımızda yüzümüzü tam ters istikamette çevirmemiz gerekmektedir. Her harekette nefes almamız gerekir. Ayaklarımızı ise serbest yüzme tarzındaki gibi çırpabiliriz. Yunus balıklarının anatomik hareketlerinden yararlanarak geliştirilmiş yüzme tekniğidir.
Son olarak ise Sırt Üstü yüzme tekniği olarak kabul görmüş olan yüzme seçeneği mevcuttur. 20.
yüzyılın başlarında gelişme sürecine giren yüzme teknikleri sırtüstü yüzme stili ile karşılaşmıştır. Kurbağalama stilinin tersten yapılması ile oluşmuş olan sırt üstü yüzme taktiği, ellerimizin su yüzeyinde sırasıyla geriye doğru kulaç atması ile devam etmektedir. Diğer taraftan ise bacaklarımızı da su yüzeyinde aşağı yukarı ilerletmesi ile oluşmaktadır.