herhangi dini ya da bilimsel hiçbir dayanağının olmamasına rağmen insanoğlunun hayatında en az bir tane batıl inanç yerini bulur. hatta bazılarının bu durumu biraz abartarak hayatlarını batıl inançları doğrultusunda yönlendirdiği bile görülür. insanoğlunun tarihi kadar eski olan batıl inançların tam olarak nasıl ortaya çıktığını bilmek mümkün değil. bir nevi gelenek görenek gibi yaşatılmaya devam eden batıl inançların arasında gerçekten de son derece enteresan olanları var. İşte biz Türklere özgü birkaç ilginç batıl inanç;
-kısmetin açılması için yeni kesilmiş söğüt dallarıyla yoldan geçenlerin kafalarına vurmak 🙂
-Çocuğun göbeği düştüğünde eve gömülmesi gerekirmiş ki büyüyünce eve bağlı olsun.
-Taşı başka bir şey üzerinde gezdirip eğer taş bu şeye yapışırsa dilediğim şey olacak diye inanmak.
-Baykuş bacaya konarsa o evden ölü çıkacağına inanmak.
-Bir bardak yere düşüp kırılmadıysa bunu uğursuzluk sayıp bardağı atıp kırmak.
-Gece tırnak kesilirse ömür kısalır
-Yeni doğan çocuğun ilk dışkısı yattığı odanın eşiğine veya beşiğinin altına konursa nazar değmez.
-Bekar bir kız evli birinin gelinliğini giyerse kısmeti kesilir.
-Hamileyken yumurta yiyen kadının çocuğu haylaz olur.
-Çocuğun kırkı çıkmadan tırnağı kesilirse ya arsız ya da hırsız olurmuş.
-Kurban kesilirken hayvan dilini dışarı çıkarırsa kurban sahibi o yıl içerisinde ölür
-Ayakkabı çıkarıldığında ters dönerse, ayakkabı sahibinin tez vakitte öleceği düşünülür.
-Yatarken çorapları baş tarafa koymak iyi değildir, insan çabuk ölür.
-Ölünün yıkandığı evde üç gün ışık yanar.
-Kurt uluyunca ya ayaz olur ya kar yağar.
-İnek doğurunca eve ağır bir şey alınırsa ya da ağır bir şey kaldırılırsa ineğin sütü kesilir.
-Ocağın üstünü boş bırakmak uğursuzluk getirir.
-Elleri diz üzerinde kavuşturmak, parmakları birbirine geçirip el bağlamak iyi değildir, insanın kısmeti kapanır.
-Hamile kadın aş eridiği sırada neye bakarsa doğacak çocuk ona benzeyecektir.
-Akşam soğan yenen yere melekler gelmez.
-Gece aynaya bakanın ömrü kısa olur.
-Evden bir kişi gurbete gittiği zaman o gün ev süpürülmez, dışarıdan misafir alınmaz.
-Odanın ışığını evin erkeği yakarsa o ev daima nur içinde ve bereketli olur.
-Kadının yolda erkeğin önünü kesmesi uğursuzluktur.
-Bir kadın iki erkeğin arasından geçerse çocuğu olmaz.
-Bir adam iki kadının arasından geçerse sözü geçmez.
-Bir erkek iki kız arasından geçerse köse olur.
-Yarım çay içen kadın dul kalır.
-Kız çocuğunun ilk kez kesilecek saçını dayısı keserse saçı gür olur.
-Oğlan çocuğunun saçını ilk kez amcası veya dayısı keser.
-Kız baba evinden perşembe veya pazar günü çıkar.
-Çarşamba gecesi çamaşır yıkanmaz, temizlik yapılmaz.
-Gelinin ayakkabısının altına kimin ismi yazılırsa en kısa zamanda ismi yazılan kişi evlenir.
-Birisi uzunca vakit eve dönmezse veya kaybolmuşsa ayakkabısına tuz dökülür. Kişi en kısa zamanda evine geri döner.