Bilgi Birikimi

Süleyman Çelebi Hayatı ve Eserleri

Süleyman Çelebi Hayatı ve Eserleri

SÜLEYMAN ÇELEBî

Süleyman Çelebî’nin hayatı hakkında çok az bilgiye sahibiz. Hangi tarihte doğduğunu ancak bazı kaynaklara itimat etmek suretiyle tahmin ediyoruz. Birtakım mevlid yazmalarında gördüğümüz bir kayda göre şairimiz mevlidini 60 yaşında kaleme almıştır. Mevlid 812h/1409m da yazıldığına göre Süleyman Çelebi’nin 1350-1351 civarında doğmuş olduğunu söyleyebiliriz. Elimizdeki kısıtlı bilgilere göre dedesi Orhan Gazi’nin silah arkadaşlarından Şeyh Mahmut babası ise Ahmed Paşa’dır.

Süleyman Çelebî’nin iyi bir eğitim aldığı mesleğinden ve eserlerinden anlaşılmaktadır. Süleyman Çelebî’nin Emir Buhari’ye intisap ettiği ve onun müritleri arasında yer aldığı yine bilgilerimiz arasındadır. Çelebî’nin kaynakların kaydettiği ilk görevi divan imamlığıdır. Çelebî’nin diğer görevi miladi 1400 yılında yapılan Bursa Ulu Cami imamlığıdır. Bu göreve Emir Buhari’nin tavassutuyla atandığını biliyoruz. Çelebî meşhur eseri Vesiletü’n-necât’ı da bu görevdeyken yazmıştır.

Şairin ölüm tarihi 1422’dir. Yani mevlidi nazmetmesinden aşağı yukarı 13 sene sonra vefat etmiştir. Kabri Bursa’da Çekirge mahallesindedir.

Vesiletü’n- necât:

Süleyman Çelebî’nin mevlidi Bursa’da h.812/m.1409 tarihinde yazılmıştır. Şair eserini hangi tarihte ve nerede yazdığını şu beyitte bildirmektedir:

– Hem sekiz yüz on iki de târîhi

Bursada oldı tamam bu i ahi

Süleyman Çelebî eserini mesnevî nazım şekliyle fâilâtün- fâilâtün- fâilün vezniyle kaleme almıştır. Arada Hz. Peygamber (s.a.v.) in ağzından söylenen ‘kaside-i melâhat’ ve gazel nazım şekliyle söylenmiş 10 beyitlik bir manzume haricinde eser hep bu vezinle söylenmiştir. Neclâ Pekolcay tarafından ortaya konan metin 768 beyitten ibarettir.

Eser tevhid- münâcât, viladet, risalet, miraç, vefat ve dua bölümlerinden oluşur. Eserin başında Arapça mensur bir mukaddime vardır. Süleyman Çelebî eserinin yazılma sebebi olarak hayır bir dua ile anılmak istemesini gösterir.

Eserin Vilâdet Bölümünde S. Çelebî Şunlardan Bahseder:

1. İlk yaratılan nur Hz. Peygamber (s.a.v.)in nurudur.

2. Hz. Peygamber (s.a.v.)i ve özelliklerini Tevrat, Zebur ve İncil daha önceden haber vermiştir.

3. Hz. Peygamber (s.a.v.) in nurunun Hz. Âdem’den başlayarak annesine gelinceye kadar ki yolculuğundan söz edilir. ( Peygamber (s.a.v.)in nuru Hz. Âdem’den Hz. Şit’e, ondan Hz. İdris’i, ondan Hz. Nuh’a, ondan da Abdullah bin Abdulmuttalîb’e geçmiştir.)

Vilâdette Anlatılanlar ve Mucizeler:

1. Hz. Peygamber (s.a.v.)in doğduğu zaman hemen secdeye kapanıp ‘ümmetî ümmetî’ diye yalvarması

2. Kâbe’nin dört duvarından ses gelmesi ve Kâbe’deki putların secdeye varması

3. Cinlerin göğe çıkmasının yasaklanması

4. Doğduğu evden bir nur zuhur etmesi ve bu nurun Kâbe ile Basra arasını aydınlatması

5. Gök ehlinin onu ziyarete gelmesi

6. Bin kilisenin kubbesinin çökmesi

7. Kisra’nın tâkının yıkılması (Mecusiliğin hükmünün bir gün biteceğine işarettir.)

8. Save gölünün kuruması ya da yere batması

9. Mecusilerin bin yıldır sönmeyen ateşlerinin sönmesi

10. Başının üstünde bir bulutun sürekli ona gölgelik etmesi

11. Gözlerinin önünü gösterdiği gibi arkasını da göstermesi

12. Uyurken de uyanık gibi işitmesi

13. Dişlerinin nurundan gece yolların aydınlanması

14. Nübüvvet mührü

15. Saçının ve terininmisk ve gül kokması

16. Bir miktar toprak ile 12 bin kişiyi kahretmesi

17. Parmağı ile ayı ikiye ayırması

18. Hurma fidanını diker dikmez hemen meyve vermesi

19. Zehirli pişmiş kuzunun zehirli olduğunu söylemesi

20. Parmağından su akıtması

Ol sedeften doğdu ol dürr danesi

*        Âmine: Emine

*        Sedef: İstiridye (bir deniz mahsulü)

*        Dürr: İnci

*        Hatun (katun-kadın): Şeref ve itibar sahibi, kıymetli

– Âmine hanım Hz. Peygamber (s.a.v.)in annesidir. O inci tanesi o sedeften doğmuştur. (Hz. Âmine ne öncesinde ne sonrasında başka bir çocuğa sahip değildi)

ª  Teşbih-i beliğ: Hz. Peygamber (s.a.v.)in inciye, annesinin sedefe benzetilmesi

ª  Mürettep leff ü neşr: Âmine -> sedef           Muhammed -> dürr dane

  1. 2.      Çünki Abdullâh’dan oldı hamile

Vakt irişdi hafta vü eyyâmile

*        Eyyâm: Günler

*        Hamile: Yüklü

– Hz. Âmine Hz. Abdullâh’tan peygamberimize hamile kaldıklarından sonra haftalar ve aylar geçerek vakit tamam oldu.

İbn-i zebihayn: İki kurbanlığın oğlu

1. Hz. İsmail’in soyundan gelmesi ( Babası Allah’a kurban edecekti)

2. Hz. Abdullâh’ın oğlu olması (Hz. Abdulmuttâlib Hz. Abdullâh’ı kurban edecekti)

Regaip Kandili Hz. Âmine ile Hz. Abdullâh’ın evlenme yıl dönümü olarak kutlanmaktadır.

  1. 3.     

    Sehl-i mümteni

    Hem Muhammed gelmesi oldu yakîn

Çok alâmetler belürdi gelmedin

*        Alâmet: Belirti, iz, nişan

*        Gelmedin: Gelmeden önce

– Hz. Peygamber (s.a.v.) in dünyayı teşrif etmeleri yaklaşınca birçok alâmetler ortaya çıktı.

ª  Telmih: alâmetler

  1. 4.      Ol Rebîü’l-evvel ayı nicesi

On ikinci gice isneyn gecesi

*        İsneyn: On iki

– Hz. Peygamber (s.a.v.) Rebîü’l-evvel ayının on ikinci gecesinde dünyayı teşrif etmiştir.

 

 

Anası anda neler gördi neler

– İnsanların hayırlısı olan [Hz. Peygamber (s.a.v.)] o gece doğduğu zaman annesi neler gördü neler.

6.      Didi gördüm ol habibin anesi

 

Bir aceb nûr kim güneş pervânesi

*        Pervâne: belli bir merkezde dolaşan, bağlı; kanatlı bir böcek

– Allah’ın sevgilisinin annesi o gece güneşin pervanesi olduğu şaşırtıcı bir nur gördüğünü söyledi.

ª  Tezat: Güneşin nurun etrafında dönmesi (Kendi etrafında dönülen bir şeyin başka bir şeyin etrafında dönmesi)

ª  İstiare: Nur -> Hz. Peygamber (s.a.v.)

 

 

Göklere dek nûr ile doldı cihân

*        Berk: Yıldırım, şimşek

*        Nâgehân: Ansızın, birden bire, hiç beklenmedik bir an

– Evimden göklere dek cihanı nur ile dolduran bir şimşek birden bire zuhur etti.

 

Exit mobile version