Bilgi Birikimi

Sınır Dışındaki Tek Türk Toprağı Hangisidir?

Günümüzde Türkiye’nin sınırları dışında kalan tek toprağı, Suriye’nin kuzeyindeki Caber Kalesi’dir. Bu kalede, 1921 yılında Türkiye ile Fransa arasında imzalanan Ankara Antlaşması’ndan beri Türk bayrağı dalgalanmaktadır. Suriye’yi işgal etmiş olan Fransa bu anlaşma ile Caber Kalesinin eteklerindeki ‘‘Türk Mezarı’’nın Türk toprağı olduğunu, Türkiye’nin malı olarak kalacağını ve mezara Türk bayrağı çekileceğini kabul etmiştir. Daha sonra Fransa hakimiyetinden çıkıp tam bağımsızlığını kazanan Suriye de bu antlaşmaya aynen uymuştur.

Caber Kalesinin Tarihi: Hicri 5. asırda Benî Kuşeyrli Ca’ber tarafından zaptedildiği için kale bu ismi almıştır. Bu kale, 1087’de Sultan Celâleddîn Melikşah tarafından zapt edilmiş ve Halep’teki Ukaylilerin sonuncusu Sâlim’e verilmiştir. daha sonra bu kale, Ukayliler tarafından Atabeg Zengi’nin oğlu Nûreddîn Zengi’ye teslim edilmiştir. 1206’da Harzemşâhlar istila etmiş, 1260’ta da zâlim Hülagü ise yağmalamıştır. Memluklüler zamanında Haleb’e bağlanan kale, Kılavun’un hükümdarlığının son zamanlarında tamir edilmiş sonra da Döğer adlı Türkmen Boyunun eline geçmiştir.

Bugünkü Rakka şehrinin 50 km. batısında ve Halep’in 110 km. güneydoğusunda bulunan Caber Kalesi, Yavuz Sultan Selim devrinde Osmanlı topraklarına katılmıştır Osmanlı Devleti’nin kurucusu Osman Bey’in dedesi Süleyman Bin Kaya Alp’ın mezarı da buradadır Süleyman Bin Kaya Alp, Malazgirt Zaferi’nden sonra 1071’de Ahlat, Erzurum ve Erzincan bölgesinde 7 sene kalıp bu bölgeden güneye inmeye karar vermiştir Fırat kıyılarından ilerleyip Elbistan ve Halep üzerinden Caber Kalesi önlerine geldiklerinde, 05 Haziran 1086 tarihinde yollarına devam etmek için Fırat nehrinin karşısına geçerken Süleyman Bin Kaya Alp atından düşmüş ve savaş zırhlarının ağırlığı nedeniyle yüzemeyerek boğulup ölmüştür. Süleyman Bin Kaya Alp’ın naaşı, sudan çıkarılarak Caber Kalesinin önüne defnedilmiştir.

Osmanlı Devleti zamanında Rakka kazasına bağlı bir nahiye olan Caber Kalesi, 1. Dünya Savaşı’nda Osmanlı Devleti’nin yenilmesi üzerine, 1918 yılı sonlarına doğru İngiliz Kuvvetleri tarafından işgal edilmiş, daha sonra, Birleşmiş Milletler Cemiyeti kararı ile Fransız mandası altına giren Suriye Devleti sınırları içerisinde kalmıştır.

Türkler için büyük manevi değer taşıyan Caber Kalesi, 20 Ekim 1921 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti ile Fransız Hükümeti arasında imzalanan Ankara Anlaşmasının 9. maddesi gereğince, Osmanlı Devletinin kurucusu Sultan Osman’ın büyük babası Süleyman Bin Kaya Alp’ın Caber kalesindeki, Türk Mezarı adı altında tanınan kabri, Türkiye’nin toprağı olarak kabul edilmiştir.

eski türbenin tamiri imkansız hale geldiğinden tarihi önem ve özelliğine uygun olarak, 1939 yılında yeni bir türbe inşa ettirilerek Süleyman Bin Kaya Alp’ın mezarı buraya nakledilmiştir. Caber Kalesi, Türkiye Cumhuriyeti 20. Zırhlı Tugayı 3.Hudut Alay Komutanlığı 2. Hudut Taburuna bağlı bir manga asker tarafından korunmaktadır. Suriye Hükûmeti, Fırat Nehri üzerinde 1966 tarihinde başlattığı Tabka barajının 1973 yılı içerisinde her türlü inşaatını bitireceğini ve barajın su toplamaya başlamasıyla Caber Kalesinin tamamen baraj suları altında kalacağını ileri sürerek, Türk hükûmetinden türbenin yerini değiştirilmesi veya türbenin Türkiye’ye naklini talep etmiştir. Yeni ortaya çıkan durum üzerine Türkiye ve Suriye hükûmetleri arasında yapılan görüşmeler sonucunda imzalanan antlaşmaya göre; Türbe, müştemilatı ile birlikte Karakozak köyü yakınındaki yeni yerine nakledilmiştir. 8797 m2 lik bir alan üzerinde yer alan Caber Kalesini, bu defa yeni inşa edilmekte Teşin Barajının suları tehdit etmektedir.

Exit mobile version