Mısır Kraliçesi Kleopatra; Nasıl Bir Kraliçeydi?
Pascal şöyle yazmıştı: “Kleopatra’nın burnu biraz kısa olsaydı, dünyanın çehresi değişirdi.”
Bu cümle Mısır kraliçesinin ozanlar ve yazarlar üzerindeki etkisini özetliyor. Kleopatra’nın hayatının ayrıntıları çok az bilindiğinden bir efsane kahramanı haline getirilmiştir. bu efsaneye göre güzel, büyüleyici, politikada olduğu kadar aşkta da usta olan Kleopatra, Nil kıyılarında büyük bir lüks içinde yaşıyordu.
gerçekte Yunan tarihçisi Plutarkhos’a bakılırsa pek fazla güzel değildi ama konuşur konuşmaz dayanılmaz bir kadın oluveriyordu. sesi çok tatlıydı, konuşmaları hem akıllıca hem kurnazlık doluydu. bir kaç dil birlirdi; yunanca, arami dili, latince. on yedi yaşında kraliçe olmuş, ülkenin töreleri uyarınca iki erkek kardeşiyle evlenmişti. Sezar, iktidarı ele alması için kendisine yardımcı olduğundan onunla birlikte Roma’ya bir yolculuk yaptı. sonradan Sezar’ın ölümü üzerine Marcus Antonius’u baştan çıkardı ve ikisi birlikte görkemli gemilerle Yunanistan’ı ve Asya’yı dolaştılar. bu yüzden Octavius, yani geleceğin Augustus’u, Kleopatra’ya savaş ilan etti ve donanmasını M.Ö 31’de Actium’da yenilgiye uğrattı.
Kleopatra’nın, kendisini zehirli bir yılana sokturarak intihar ettiği biliniyor.