Bilgi Birikimi

Mevlana: Hamdım, Piştim, Yandım

MEVLÂNÂ: HAMDIM,
PİŞTİM, YANDIM

Sevgi konusunu, gerek öz, gerekse biçim bakımından en güzel dile getiren düşünürlerden biri, belki de birincisi,
Mevlânâ’dır. Mevlânâ için sevgisiz insan, kanatsız bir kuş gibidir. Sevgi, insanı insan yapan, hırstan, kibirden, bencillikten kurtarabilen biricik ilaçtır.
Mevlânâ’nm yedi öğüdü, gerçek dostluğa, gerçek barışa, gerçek sevgiye bir davetiyedir.
1. Cömertlik veya yardım etmede akarsu gibi ol!
2. Şefkat ve merhamette, güneş gibi ol!
3. Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol!
4. Hiddet ve asabiyette, ölü gibi ol!
5. Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol!
6. Hoşgörülükte deniz gibi ol!
7. Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol!

Mevlânâ’nın dediği gibi “Ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol” düşüncesi sevginin en belirgin özelliğidir. Mevlânâ’nın şu dörtlüğü de sevginin evrensel olması gerektiği konusunda iyi bir mesaj olsa gerek.

Gelsin, varlık namına ne uarsa gelsin,
Kâfiri, putperesti, mecazisi gelsin,
Yoktur dergâhımızda umutsuzluk,
Tövbesini bin kere bozan da gelsin.
Sevgi bütün insanlığı ve evreni sevmektir. Sevgi olayında,başka insanların düşüncelerine, İnançlarına gelenek ve göreneklerine, aşam biçimlerine saygılı olunması gereklidir. Samimiyet ise sevgi yoğunluğu ve dağılımı olan bir to plumda, içtenliğin yaygın hâle  elmesidir. Bunların doğal birsonucu olan toplum, içten bir bağlılık içerisinde olacak ve  güçlü bir dostluk zinciri tesis edebilecektir. Bu aşama çıkarsız bir beraberliğin ve dayanışmanın son halkasıdır. Mevlânâ ben ayırmak için değil birleştirmek için geldim
diyor. “Beri gel, beri gel daha da beri gel ama sevgiyle gel.” diyor. İşte bu durum koşulsuz ve tüm insanları kucaklayan
bir sevgidir. Bu sevgi için Mevlânâ şöyle diyor: Aşk geldi, damarımda derimde kan kesildi.
Beni kendimden aldı sevgiyle doldurdu.Asıl önemli olan sevmedir. İnsan mayasındaki bu duyguyu arıtmalı ve ayıklamalıdır. Bedenimiz tıpkı bir arı kovanı gibidir.
Bu kovanın balı ve m um u da “İlahî aşk”tır. İşte sevginin insana egemen olması evrensel barışı da, dünya kardeşliğini de aratacaktır. Dostluğun da, barışın da temeli sevgidir.
Her şeyi ve her yaratığı sevmek ruhu olgunlaştırır, insana huzur verir.
Mevlânâ, tüm olumsuzluklara rağmen içi sevgi ile doiu olan insanları, bakınız, ne de güzel tasvir ediyor:
Diken içindeler,
Ama gül gibiler.
Hapisteler,
Ama şarap gibiler.
Balçık içindeler,
Ama gönül gibiler.
Gece içindeler,
Ama sabah gibiler
Şöyle diyor Mevlânâ: “Düşmanının seni sevmesini istiyorsan, kırk gün onun iyiliğini iste, sana karşı düzelecektir. Zira gönülden gönülle yol vardır”.
Bir cümleyle toplamaya çalışırsak, sevmeyi başarabilen insanlar içtenlikle bir arada olabilecekler ve birbirlerine bağlı kalacaklardır.
Mevlânâ sevgiyi, aşkı kısaca şöyle anlatır. “Hamdım,piştim, yandım.”

Exit mobile version