Kıskançlık Nedir ?
KISKANÇLIK
Kıskançlık,sevilen bir kişinin ya da objenin başkası ile paylaşılmak istenmemesinin bireyde yarattığı ve bireyi huzursuz eden bir tutum ve davranış şeklidir.Kıskançlık, bir anlamda sanal olarak karşımızdakini iğneleme,öfkeden deliye dönme ya da davranış haline dönüşmüşse saldırganlık arz eden bir olumsuz duygudur.
Kıskançlık,insanı içten içe bitiren bir çeşit kurt gibidir.Bilmiyorum hiç tahta kurusunun izlediği yola dikkat ettiniz mi?Özellikle tahtanın zayıf ve yontulmaya aşındırılmaya daha elverişli olan kısımları kullanılmaktadır.Kıskançlık da aynı bir tahta kurusu gibi insanın zayıf bulunduğu ve zaafı olduğu sahiplenme,kendine mal etme duygusunu temel almaktadır. Zararı kıskanılan kişiden çok kıskanan kişiyi etkilemektedir.
Kıskançlığın doğuştan mı yoksa sonradan kazanılan bir duygu olduğuna ilişkin olarak her hangi bir araştırmaya rastlamadım ama her insanın benliğinde az da olsa kıskançlık duygusunun olduğu düşüncesindeyim.Kıskançlık çift taraflı işleyen bir süreçtir.Kıskanan insanı etkilediği gibi kıskanılan insan üzerinde de etkisi görülmektedir.
Kıskançlığın çeşitli türleri vardır.Kardeş kıskançlığı,makam kıskançlığı,mal kıskançlığı,para kıskançlığı…
Kıskançlığın temelinde yetersizliğin,güvensizliğin, sahiplenme isteğinin ve sahip oldukları ile yetinmeme duygusunun yattığını söylemek yanlış olmasa gerek. Kıskanılmak ve kıskanmak her insanın ve hatta hayvanın doğasın da dahi vardır. Evet, hayvanın dedim.Köy
yaşamı içerisinde yetişmiş olanlar ,bir horozun kendi kümesin de bulunan tavukların yanına,komşunun horozunu yaklaştırmadığına ve hatta ölümüne mücadelelerinin yaşandığına şahit olmuşlardır.
İnsanlar çoğunlukla kendileri için değerli olan ve bir anlam ifade eden insan ve objeleri rakibinden kıskanırlar.Kıskanç insanlar,kendileri olmaktan çıkıp başka biri olmaya çalışmaktadırlar.Başkalarının sahip oldukları özellikleri kendi üzerlerinde gerçekleştirmeye çalışmaktadırlar.Kısacası duygu,düşünce,tutum,davranış ve görünüş şekliyle başka bir insan olma gayreti içindedirler.
Düşük dereceli kıskançlık sevginin göstergesi gibi gösterilse de aşırısının gerek kıskanan gerekse kıskanılan insan açısından yıkıcı sonuçlar doğurabilecek bir etken olduğu kanaatindeyim.“ Kıskançlığın pek çok zararı vardır.Bu kötü duygu nedeniyle,insanların ruh sağlığı bozulabilir,aileler dağılabilir,cana kıyma,başkalarına zarar verme gibi suçlar işlenebilir.Kıskanç insanlar,başkalarıyla sağlıklı iletişim kurmakta güçlük çekerler.Paylaşma ve yardımlaşma duyguları yok olur.Başkalarının başarı ve mutluluklarından rahatsız olurlar. Böylece, başkalarını küçük düşürmek amacıyla kötüleme ve iftira yollarına gidebilirler…Peygamberimiz Hz. Muhammed(sav);”Kıskançlıktan kaçınınız.Çünkü;ateşin odunu yakıp yok ettiği gibi kıskançlık da iyi işleri yok eder,bitirir.”buyurmuştur.”(Komisyon S-61 Di.A.B.devlet kitapları müdürlüğü-İstanbul ,2005)
Aşırı kıskanç insanlar gururlu,kibirli ve geçimsizdirler.Gerçekleşmesi mümkün olamayan olayların hayalini kurup gerçekleştirmeye çalışırlar.Bu insanlar aşırı şüpheci olup konuşmalardan ve davranışlardan akla hayale gelmeyecek türden alam çıkartılar.Sürekli olarak kendilerini başkalarıyla kıyaslayıp.olduklarından üstün göstermeye çalışırlar.Sürekli bir gerginlik ve tedirginlik içerisinde bulunan insanın huzurlu ve mutlu olması mümkün müdür?
Kıskançlık konusunda yapılası gereken ilk şey duygularımızı tanımak ve kıskançlığımızın nerededen kaynaklandığını tespit etmeye çalışmaktır.
Kıskançlığımıza ilişkin duygularımızın temelinde yatan nedenleri keşfettikten sonra yapılması gereken ikinci çalışma,hissettiklerimizi karşımızdakine anlatmaktır.Böylece telefasi mümkün olamayan gelişmelerin de önüne geçilmiş olur.
Yapılabilecek üçüncü çalışma her an kendimizi geliştirmeye,güzelleştirmeye çalışmaktır.Kendi gözünde güzelliği ve değeri olamayanın başkalarının gözünde değeri pek olmaz.
Belki de en önemlisi karşılıksız ve beklentisiz olarak insanları sevebilmektir.Sevmeyi becerebilen insan insanları olumlu olumsuz bütün özellikleriyle kucaklayabilen insandır.Ne mutlu sevmeyi ve sevilmeyi bilene.