Bilgi Birikimi

Kanuni Sultan Süleyman’ın Sancak Beyliği

SANCAK BEYLİĞİ
Şehzade Süleyman, dedesi II. Bayazıd tarafından vali (Sancak Beyi) olarak atandı. Bu durum Osmanlı tahtının en önemli adlarından biri olan, Amasya sancak beyi Şehzade Ahmet’in hiç hoşuna gitmedi. Çünkü II. Bayazıd öldüğü
takdirde, Süleyman tahta oldukça yakın olacaktı. Süleyman’ın yarım asır süren saltanatının ilk on üç yılında etkili olan Sadrazam Praglı İbrahim Paşa, Süleyman’ın yalnız veziri değil, Şehzadeliğinde nedimi, en yakın dostu idi. İbrahim Paşa’nın çocukluğuna ve gençliğine dair elimizde kesin bilgiler yok; Kimine göre memleketinin beyzadesi, kimine göre de fakir bir balıkçı oğluydu. Aşırı güzel olduğu, on üç yaşındayken korsanlar tarafından kaçırıldığı, bir müddet deniz korsanlarının mahkûmu olduğu, sonra Türk denizilerinin eline düşerek, İzmir’e getirilip satıldığı, alan kişinin de sünnet ettirip İbrahim adını verdikten sonra Manisa’da Şehzade Süleyman’a hediye ettiği söylenir. Pek makbule geçtiği için Şehzadenin sarayında “Makbul İbrahim” diye şöhret olur. Güzel olduğu kadar zeki de olduğu için kendisine verilen eğitimi çabuk kavramıştır.

I. Süleyman, günlerini Ayşe Hafsa Sultan ve Praglı İbrahim ile Manisa’da geçirirken, Vezir-i azam Pîri Mehmet Paşa tarafından kendisine gönderilen bir haberciyle hemen İstanbul a gelmesi istenir. Bu haber üzerine
babasının öldüğünü anlayan genç Şehzade hemen yola çıkar. Bazı batı kaynaklarına göre de önce Vezir Ferhad Paşa’nın bir haberciyle mektup gönderdiği ve tahta davet ettiği, fakat genç Şehzadenin bunu düşman tuzağı zannettiği için yola çıkmadığı belirtilir. Bunun üzerineSadrazam Pîri Paşa’nın, başka bir haberciyle davet   göndermesi üzerine yola çıkmıştır. Yeni padişah saraya girerken yol üzerine dizilmiş olan Yeniçeriler, FatihSultan Mehmet  döneminden beri gelenek olan cülus bahşişini isterler. Sadrazam Pîri Mehmet Paşa, yeni padişah  Süleyman ın Manisa’dan yola çıkması üzerine Yavuz’un lümünü ilan eder. Yeni padişah Topkapı sarayındaki  tahüna 1520 yılı Eylülünün son pazar günü, siyah matem elbisesiyle oturmuştur. Aslında eski Türklerde  matem rengi beyazdı. Matem rengi beyazdan siyaha İstanbul’un fethinden sonra geçmişti. Süleyman’ın tahta çıkışından bir gün sonra, Yavuz Sultan Selim’in cenaze namazı Fatih Camii’nde kılınır, Haliç’e nâzır İstanbul’un altıncı tepesi üzerinde toprağa verilir. Sultan Süleyman babasının mezarı üzerine bir türbe, yanına cami, imaret ve medrese yapılmasını ister.

Kanuni Sultan Süleyman ı avda gösteren minyatür

Exit mobile version