Dostoyevski’nin bir dünya klasiği romanı Suç ve Ceza’da yazar vicdan azabına yenik düşen bir insanın psikolojisini ortaya koyar.
üniversite öğrencisi Raskalnikof bir ruh hastasıdır. kendisinin akıllı olduğunu ve bu aklıyla birlikte eğer parası da olursa çok işler başaracağını düşünmektedir. bu nedenle, ne olursa olsun bir şekilde çok para elde etmenin yollarını aramaktadır.
Raskalnikof, rehin karşılığı para verdiğini bildiği ve çok zengin sandığı bir tefeci kadını öldürmekle işe başlar. Epey para da kaldırır, ama bir türlü harcayamaz. Korku ve tiksinti içinde, toplumdan büsbütün uzaklaşır.
Raskalnikof işlediği suçun topluma bir zararı olmadığını düşünerek kendini rahatlatmaya çalışsa da nafiledir. çünkü yaptığı şeylerden dolayı büyük bir pişmanlık hissi içindedir. polislerle yakınlık kurarak olayın tamamen kapandığını öğrenir ancak bu onu rahatlatmaz ve o vicdan azabı yine içini kemirmeye devam eder. buna daha fazla dayanamayınca suçunu itiraf eder. suçundan dolayı alacağı ceza ile vicdanı rahatlayacak ve huzuru bulacaktır.