Bundan yaklaşık 200 yıl öncesine kadar Avrupa’da vebadan sonra en korkunç hastalık Çiçek hastalığıydı. 18. yüzyılın başlarında her yıl Avrupa ve Asya’da en az yarım milyon insanın bu hastalığa yakalanarak öldüğü bilinmektedir. Özellikle İngiltere’de bir nesil boyunca her 13 kişiden biri çiçek hastalığından ölmüştür.
İşte böyle bir durumda, bu korkunç hastalığa çare bulmak isteyen Edward Jenner (1749-1823), Berkeley’de bir köy doktoruydu. sığırlarla uğraşan köylülerin çiçek hastalığını daha hafif geçirdiklerini gördü. Bir gün bir köylü kızı hasta bir inekten süt sağmış ve eline bulaşan hastalık orada küçük bir yara meydana gelmesine sebep olmuştu. Jenner, kızın elindeki yaranın içinde bulunan ve lenf adı verilen sıvıdan bir damlacık aldı. Bunu hasta olmayan bir erkek çocuğuna aşıladı. Böylece ilk çiçek aşısı uygulanmış oldu. Bu deneme başarılı oldu ve çocuk hastalığa karşı bağışıklık kazandı. Jenner, sıvı içindeki virüslerin çiçek hastalığına karşı direnme yeteneğini arttırdığını ortaya koydu. Böylece çalışmalarına büyük şehirlerde devam ederek bu aşıyı bütün dünyaya duyurmak istedi.
Koruyucu çiçek aşısı kısa zamanda dünyanın diğer ülkelerine yayıldı. ABD Başkanı Jefferson ve ailesi aşıyı kullandı. Onbinlerce insan çiçek aşısı vuruldu. İngiltere’de çiçek hastalığından ölenlerin sayısı yılda 2018’den 622’ye düştü. Oğlunu çiçek hastalığına karşı aşılatmış olan Napoleon, ülkesinde 25 aşı istasyonu kurdurttu. 19. yy.da aşı dünyanın bir çok ülkesinde zorunlu hale getirildi.
Çiçek aşısı Osmanlı İmparatorluğunda ise ilk kez Lale Devri’nde (1718-1730) uygulanmıştır.