Bilim adamları, bir zamanların en gelişmiş uygarlığı Atlantis ne oldu da tamamen ortadan kayboldu sorusuna yanıt bulmak için uzun uğraşlar vermekteler. Bu konu hakkında bugün hala kesin bir şey söylemek zor. Konuyla ilgili ortaya atılmış onlarca tez var. Ancak bilimsel temele dayanan 2 tane olasılık ön plana çıkıyor;
Bunlardan ilki Otto Muck’un, bazı Rus bilim adamlarınca da desteklenen dev bir astreoidin Dünyaya çarpıp eksenini etkilediği kuramıdır. Otto Muck kuramını şu şekilde özetliyor; ” Parçalanmış Porto Rico Platosu’ndan artakalan gövdenin yakınlarında aşağı yukarı 7000 mil derinliğinde iki büyük çukur vardır. Bu çukurların parçalanmış kıyı bölgesinin merkezinde, batışından önce Gulfstream’e engel olan Platon’un Atlantis’i olarak tanımladığımız denizaltı kara kütlesinin güney sırtı yakınlarındadır. Derinliği 9000 mil’i bulan Porto Rico hendeği, merkez felaket alanının güney kesimini çevrelemektedir. Bu bölgede okyanus yatağının incelenmesi, zincire yeni halkalar eklememizi sağlayacaktır.”
Bir başka teze göre de Atlantis’in yok olmasına neden olan olayın astroid çarpması değil de bir kuyruklu yıldızın çarpması olduğudur. Sonuç olarak iki olasılığı incelediğimizde olayın büyük olasılıkla dünyaya çarpan bir cismin tetiklediği fiziki değişimler sonucunda gerçekleştiğini söyleyebiliriz.
Atlantis’le ilgili sayısız efsane ve hikaye vardır. Bunlardan en çarpıcı olanı ise bu uygarlığın bundan binlerce yıl önce güneş enerjisini bugünden çok daha etkili kullanabiliyor olmalarıydı. Her ne kadar bilimle bağdaşmasa da yok oluşlarına neden olarak bu gelişmişliği gösterenlerin sayısı da az değil. Bu iddialara göre Atlantis Uygarlığı o kadar gelişmişti ki bir zaman sonra kibirleri ve teknolojileri kendi kendilerinin sonunu getirdi.
Sonuç olarak Atlantis gizemini bugün hala korumaktadır. Bilim adamları, varlığı, uygarlık seviyesi, bugün nerede olduğu, nasıl yok olduğu vb. konularda kesin bir sonuca ulaşabilmiş değil.
not: Makalemizde Aydoğan Vatandaş’ın Apokalipse isimli kitabından alıntılar vardır.